- çivilemek
- прибивать гвоздями, соединять на гвоздях
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
çivilemek — i, e 1) Bir şeyi bir yere çivi ile tutturmak, mıhlamak 2) Aynı noktaya sürekli olarak bakmak Duvara sırtını verip çömeldi. Gözünü hamamcının geleceği yola çiviledi. A. Sayar 3) i, mec. Vurmak, öldürmek 4) e, mec. Olduğu yerde hareketsiz bırakmak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kadamak — çivilemek, mihlemek, mismarlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çivileme — is. 1) Çivilemek işi 2) sp. Topu karşı alana dikine indirmeye yarayan sert vuruş 3) zf. Dimdik ve ayaküstü bir durumda (denize atlama) … Çağatay Osmanlı Sözlük
çivileyivermek — i, e Ansızın veya çabucak çivilemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mıhlamak — i 1) Mıhla tutturmak, çakmak, çivilemek 2) Birini silahla yaralamak veya öldürmek 3) mec. Birini veya bir şeyi bir yerden ayrılamaz, kıpırdayamaz duruma getirmek Korku ikimizi de sanki mıhlamıştı. A. Rasim … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarmıha germek — haç biçimindeki darağacına çivilemek … Çağatay Osmanlı Sözlük